“Nitelikli cinsel saldırı” suçundan ceza alan Musa Orhan’a hakaret ettiği gerekçesiyle yargılandığı davada 6 bin 960 lira adli para cezasına çarptırılan oyuncu Ezgi Mola hakkındaki kararın gerekçesi açıklandı. Mola’nın, paylaşım yaptığı tarihte hakkında kesinleşmiş mahkeme kararı bulunmayan Musa Orhan’a yönelik ifadelerinin hakaret suçu oluşturduğu belirtildi.
Batman’ın Beşiri ilçesinde tabancayla intihara kalkışan ve 34 gün sonra 18 Ağustos 2020’de hastanede hayatını kaybeden İpek Er, bıraktığı mektupta, Siirt’te görevli uzman çavuş Musa Orhan’ın kendisine cinsel saldırıda bulunduğu iddiasını yazdı. Orhan hakkında, ‘nitelikli cinsel saldırı’ suçundan 12 yıldan az olmamak üzere hapis cezası istemiyle dava açıldı. Tutuksuz sanık Orhan’a yargılanması sürerken, sosyal medyada tepki yağdı. Oyuncu Ezgi Mola da 20 Ağustos 2020’de sosyal medya hesabından tepki paylaşımında bulundu.
Musa Orhan’ın avukatı, Ezgi Mola’nın paylaşımı ile ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Soruşturma kapsamında Mola hakkında ‘sesli, yazılı veya görüntülü bir ileti ile hakaret’ ve ‘hakaret’ suçlarından 2 yıl 4 aya kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Ankara 31’inci Asliye Ceza Mahkemesi’nde yapılan yargılama sonucunda Ezgi Mola’ya hakaret suçunu işlediği kanaatiyle 87 gün adli para cezası karşılığı 6 bin 960 lira para cezası verildi. Paranın 4 eşit taksitte ödenmesine hükmedilerek, kararın istinaf yolunun açık olduğu belirtildi.
Mahkeme, Mola’ya verilen cezanın gerekçesini açıkladı. Gerekçede, Mola’nın 27 Ağustos 2020’de Twitter hesabından herkesin görebileceği şekilde “Tecavüzcü şerefsizi dışarı salan vicdanınızda boğulun. Artık yasa, dua, dilek, istek, rica, umut her şeyi elimizden aldınız ya. Ne deyim. Yazıklar olsun. Musa Orhan tutuklansın” diye paylaşımda bulunarak katılanı hedef aldığı, dava konusu paylaşım tarihi itibarıyla ayrı bir davada sanık olarak yargılama aşamasında olan ve suçlu olup olmadığı konusunda henüz kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmayan katılana yönelik, ‘tecavüzcü’ ifadesini kullandığı belirtildi. Sanığın bu ifadeyle katılanın onur, şeref ve saygınlığını rencide edecek şekilde somut bir fiil isnat ettiği, ‘şerefsiz’ ifadesiyle de sövme eyleminde bulunduğu aktarıldı.
Gerekçede, sanık avukatlarının savunmalarında katılan tarafından oluşturulan haksız bir fiile tepki amacıyla dava konusu paylaşımın yapıldığı, sanık lehine TCK’nın 129/1’inci maddesinde yer alan, ‘Hakaret suçunun haksız bir fiile tepki olarak işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte birine kadar indirilebileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir’ hükmünün uygulanmasının istendiği; ancak katılanın sanığa yönelik bir eylemi olmaması nedeniyle bu maddenin uygulanmadığı vurgulandı.