Yönetmen, yapımcı ve senarist Kaya Ererez, TRT ekranlarında Hülya Koçyiğit’in sunuculuğunu üstlendiği ‘Film Gibi Hayatlar’ programının bu haftaki konuğu oldu. Yeşilçam dönemine dair samimi açıklamalarda bulunan Kaya Ererez, “Hülya Avşar’ı sinemaya ben getirdim sayılır” sözleri ile dikkatleri üzerine çekti.
Hülya Koçyiğit’in “Film Gibi Hayatlar” programının bu haftaki konuğu, yönetmen, yapımcı ve senarist Kaya Ererez oldu. Yeşilçam döneminden bahseden Ererez, şunları söyledi:
“Yeşilçam döneminde öyle işler yapıyorduk ki şimdiye göre çok farklı, teknikten çok yoksun, her şeyi bireysel kuvvetlerimizle yaptığımız işlerdi… Set işçisinden, rejisörüne, oyuncusuna hepimiz taşın altına elimizi koyarak, hepimiz birbirine yardım ederek işi bugünlere getirdik. Aile olmuştuk. Film bittiği zaman üzüldüğümüz zamanlar oluyordu.
Şimdinin teknik imkanları yoktu. Tahta şaryoların altına sabun koyarlardı, su döküp öyle kaydırırlardı. Batı o gün bizim çalıştığımız kameraları çöpe atalı yirmi sene olmuş. Harika kameralar çıkmış ama bizde yok. Film de gelmiyordu.
‘Hülya Avşar’ı sinemaya ben getirdim sayılır.’ diyen Kaya Ererez, sözlerine şu şekilde sürdürdü: “Yapımcı olarak bir film yapacaktım. Kadir Yurdatap’la da ortak filmlerimiz vardı. ‘Arkadaş Film’ diye bir şirket kurduk. Kadir, ünlü şarkıcı bir kadını oynatacaktı.İçime de pek sinmiyordu ama yalnız Osman Seden çekecekti filmi. Bir akşam bana ‘Televizyonda bir kız gördüm, tacı da elinden alınmış. Kaya kız çok güzel.’ dedi. Ben seyrettim ve ben de beğendim. Ofise çağırdık. Geldi, oturduk, konuştuk. Osman amcayla deneme filmlerini çektik. ‘Osman amca’ dedim bu oynayacak. Herkes ‘Tamam’ dedi. O Hülya Hanım’ın hemen hemen ilk filmi.”
